Dr. A. Doğan Bircan, ağız ve diş sağlığında doğru bilinen yanlışlara dikkat çekti.
Memurlar.net'te yer alan habere göre Bircan, günümüzde diş hekimliğinin özellikle estetik alanında yaşanan yenilikleri ile ağız ve diş sağlığı geçmişe göre biraz daha önem taşısa da kulaktan dolma yanlış bilgilerle uyguladığımız birçok hata bulunduğunu ifade ederek, şöyle konuştu;
"Öncelikle dişleri fırçalamakla başlayalım. Diş fırçalamak tek başına yeterli midir? Hayır. Hepimizin bildiği gibi günde en az iki kere; sabah kahvaltıdan sonra ve akşam yatmadan önce, dişlerimizi fırçalamamız gerekmektedir. Fakat fırçalama işlemiyle diş arası yüzeylere ulaşamadığımız için günde en az bir kere de yatmadan önce diş ipi kullanmalıyız. Bu sayede oluşmaya çalışacak bakteri plağına karşı etkili bir savunma oluşturmuş oluruz.
Peki dişlerimizi nasıl fırçalamalıyız?
İleri-geri yani yatay yönde gidip gelerek yapılan fırçalama sıklıkla herkesin düştüğü bir yanlıştır. Fırçalama yapılırken ağzımızın hafif açık konumlandırılıp diş etinden dişe doğru yani üst çenede yukarıdan aşağıya, alt çenede de aşağıdan yukarıya doğru tek yönlü süpürme hareketi yapmamız gerekmektedir.
Ağız kokusu her durumda herkeste görülebilir mi?
Çeşitli araştırmaların sonuçlarına göre, kötü kokunun başlıca nedenleri; sindirim sistemi rahatsızlıkları ve ağız, diş rahatsızlıklarıdır. Sindirim sistemi rahatsızlıkları için doktora gidilmelidir. Ağız ve diş rahatsızlıkları sonucu meydana gelen kötü koku ise çürük diş ve diş eti problemleri gibi nedenlerle oluşur. Bunlar için en kısa zamanda hem bir diş hekimine gidilmeli, hem de diş fırçası, diş ipi ve bakteri plağına karşı etkili, sürekli kullanıma uygun bir ağız gargarası ile etkin bir ağız bakımı alışkanlık haline getirilmelidir.
Diş etleri kanadığında fırçalamayı kesmeli miyim?
Aksine, diş eti kanaması görüldüğü takdirde derhal diş hekimine başvurmalıyız. Gereken tedavi sonrasında da fırçalama süresi uzatılmalı ve diş ipi ile de hijyen muhakkak takviye edilmelidir. Sert diş fırçası ile dişleri sert fırçalarsam daha iyi temizlemiş olurum. Yanlış. İyi fırçalamak; fırçanın sertliğiyle değil, fırçalama tekniğiyle ilgilidir. Genellikle orta sertlikte diş fırçaları kullanılır. Çok sert fırçalar, dişleri aşındırabilir. Çok yumuşak fırçalar ise dişleri temizlemeyebilir. Ayrıca sert fırçalama sonucu dişlerin diş etine yakın yüzeylerinde aşınma ve sonucunda çürükler oluşarak hassasiyete sebep olabilir.
Diş macununu bol kullanmak daha iyi midir?
Hayır. Diş macunun miktarı sadece bireyin ağızda hissedeceği ferahlık hissini arttırır. Dişlerin mine tabakasının çizilmesi; macunun fazla kullanılmasıyla ilgili değil, kullanılan macunun granüllerinin büyük olmasıyla ilgilidir. O yüzden granülleri büyük olan macunların uzun süreli kullanımından kaçınılmalı. Fırçanın üzerine konulan macunun miktarı ise 'mercimek tanesi' büyüklüğünde olmalı. Ayrıca, diş fırçası, fırçalamaya başlamadan önce ıslatılmamalıdır. Çünkü fırça kılları ıslatılınca, sertliğini kaybeder. Macunun köpürmesi için de yeterli sıvı ağızda mevcuttur.
Karbonat, tuz veya sodayla fırçalamak dişleri beyazlatır mı?
Bu maddeler iri granüllü olduğu için dişin mine tabakalarını çizer ve aşındırır. Bunun sonucunda; dişin parlaklığı gider ve yediğimiz ve içtiğimiz besinlerle, dişler daha kısa zamanda renkleşmeye başlar. Diş taşı temizliğinden sonra daha fazla diş taşı oluştuğu da halk arasında kulaktan kulağa yayılan yanlış bilgilerdendir. Düzenli ve doğru fırçalama diş taşı oluşumunu engeller. Altı ayda bir diş hekimi kontrolü sayesinde; iyi fırçalayamadığımız alanlarda oluşan diş taşları, hekim tarafından temizlenmiş olur. Bunun da herhangi bir zararı yoktur.
Ayrıca diş taşı temizliği doğru uygulandığında mine zedelenmeleri de görülmez. Beyazlatma(Bleaching) işlemi sonrasında dişler daha fazla sararır. Yanlış. Beyazlatma; normal diş rengini daha da açmak için yapılır. Beyazlatmanın ilk yapıldığı dönemlerde; kahve, çay ve sigara gibi dişleri renklendirecek etkenlerden uzak durmak gerekir. Beyazlatmayı yapacak hekimin tavsiyelerine uyulursa, beyazlatmanın hiçbir yan etkisi yoktur."